Müzik tedavisinin MS'li kiþiler için önemli sosyal ve duygusal faydalara sahip olduðu giderek netlik kazanýrken, bu týp uzmanlarýnýn ilgisini gün geçtikçe daha fazla çekmektedir.

Müzik setini açýp, favori parçalarýnýzý dinlemek parmaklarýnýza ritim tutturmaktan çok daha fazlasýna yol açabilir. Giderek artan kanýtlar müziðin beyin gücünü artýrmak dahil, vücutta birtakým önemli etkilere sahip olabileceðini düþündürmektedir.

Beyin iki yarýmdan (diðer bir deyiþle hemisfer) oluþur ve her iki hemisferin farklý iþlevsel uzmanlýða sahip olduðuna dair kanýtlar mevcuttur. Matematiksel iþlem veya problem çözme gibi farklý görevler beynin farklý bölgelerini aktive etmektedir. Daha önce müziðin tamamen sað beyin aktivitesi olduðu düþünülmekteydi. Bununla birlikte, bilim insanlarýnýn beyni gerçek zamanlý olarak araþtýrmasýna olanak saðlayan görüntüleme tekniklerinin kullanýldýðý araþtýrmalar bunun aksini göstermektedir. Artýk müzik dinlemenin, dilden sorumlu bölgeler dahil olmak üzere, beynin her iki tarafýnda aktiviteye yol açtýðýný bilmekteyiz.

Bir enstrüman çalýyorsanýz bunun faydalarý daha da artmakta. Müzik okumak ve çalmak beynin hemen her bölümünü meþgul etmektedir. Dahasý, düzenli olarak çalmak beynin iki yanýný birbirine baðlayan köprü olan korpus kallozumun hacmini artýrarak beyninizi daha etkili hale getirmektedir. Bu artmýþ baðlantý, bir çalýþmada müzisyenlerin neden enstrüman çalmayan kiþilerden daha yüksek ‘idari iþlev’ gösterdiklerine açýklama getirebilir; çalýþmalar bu kiþilerin bilgileri daha iyi iþlemden geçirip muhafaza ettiðini ve problemlere daha etkili ve yaratýcý çözümler bulduðunu göstermektedir. Beynin iki yanýnýn düzenli iletiþimi de hafýzayý artýrýr görünmektedir- çalýþmalar müzisyenlerin enstrüman çalmayan kiþilerden daha hýzlý ve etkili olarak aný yarattýðýný, sakladýðýný ve geri çaðýrdýðýný göstermektedir.

Piyanoda çalmaya hevesli olmasanýz bile, müzik dinlemek özellikle ruh hali söz konusu olduðunda zihin üzerinde pozitif bir etkiye sahip olabilir. Öyle ki, rahatlatýcý müzik beyninizin kimyasýný deðiþtirerek, stres hormonlarýnýn düzeylerini düþürebilir ve kaygý ve depresyonu azaltabilir. Hatta müzik dinlemek beyinde dopamin düzeylerini artýrabileceðinden doðal bir aðrý kesici olarak bile görev yapabilir. Dopaminin aðrý algýmýzý deðiþtirdiði gösterilmekle birlikte bu bulgularýn anlamý henüz net deðildir. Bu, çalýþmalarýn neden fiziksel egzersiz sýrasýnda müzik dinlendiðinde insanlarýn daha sýký çalýþmaya gönüllü olduðunu gösterdiðine açýklama getirebilir (bu ve hareketli tempoda rock müzik dinlemenin enerji verici olabileceði gerçeði!). Bunca faydasý düþünüldüðünde müzik tedavisinin, özellikle multipl skleroz gibi nörolojik bozukluklarýn kontrolünde olmak üzere týp uzmanlarýnýn ilgisini giderek daha fazla çekmesi þaþýrtýcý deðildir. Özel tedavi, bir enstrüman çalmaktan, dans etmeye veya hatta þarký söylemeye kadar her þeyi içeren seanslarla birçok þekilde gerçekleþtirilebilir (þarký söylemenin sese ve motor konuþma problemlerine yardýmcý olabileceði ileri sürülmüþtür). Müzik tedavisinin MS’li kiþiler için önemli sosyal ve duygusal faydalara sahip olduðu giderek netlik kazanýrken, Parkinson veya Alzheimer hastalarýnda yürütülen erken araþtýrmalar biliþsel performans ve motor becerileri geçici olarak artýrmaya bile yardýmcý olabileceðini düþündürmektedir. Hem de tümü tamamen yan etkisiz olarak!

Siz ve doktorunuz usulünce müzik tedavi seanslarýnýn size göre olmadýðýný düþünseniz bile, radyo dinlemek ve kendinizi melodilerde kaybetmek yine de harika bir reçete olabilir. En kötüsü ritim tutturarak parmaklarýnýzý hareket ettirecektir.